3 Şubat 2011 Perşembe

Melbourne den Sevgiler

Hi Mates;


Dostum Onur’un sorularini yanitladigim uzun mesajim klavyenin yanlis bir tusuna basinca uctu. Bende; madem uzun uzadiya birseyler yazmaya o kadar hevesligim oturup Word de yazayim, blogumada koyar hepinizle paylasirim dedim. Hazirsaniz; gunlerce ailelere ve arkadaslara yapilan Ankara, Kayseri, Istanbul ve Uludag ziyaretlerini gecerek yolculuk ile anlatmaya baslayacagim.

Yolculuk: Bizi yolcu etmeye gelen annem ve sevgili arkadasi Umran abladan; gozlerimiz delicesine sulanmadan bir an once ayrilip, Istanbul Ataturk Hava Limanindan Etihad EY-460 no.lu 13:55 Abu Dhabi ucagimiza kendimizi attik. Gunlerdir suren stres artik bitiyordu ve gidiyorduk. Yolculuk yaptigimiz ucaklar cok rahatti. Hic sikilmadan ve birseyler dusunmeden onunuzdeki koltugun sirtindaki dokunmatik ekranlardan sectigimiz film, muzik, radyo, ucus bilgileri, oyun vs... gibi seyler ile Abu Dhabi hava alanina vardik. Tum kilo limitlerimizi sinirlari zorlayarak doldurmustuk. Unuttugum batonlar el bagajlari ile birlikte elimde patladi ve tum seyahatte elimde onlarla gezmek zorunda kaldim. Bu arada bu ucusta okuma gozlugumu kaybettim ve tum hava alaninda kafasi kesilmis tavuk gibi dolana dolana Abu Dhabi ye geldigimiz ucagi aradim. Buldum ama gozlugu bulamadilar. Neyse sonra Melbourne ucagimiz EY-96 bavullarla ilgili birseyler yuzunden 1 saat gecikme ile 23:30 gibi havalandi. Etihad hava yollarindan ben cok memnun kaldim. Ilkay ile bu uzun ucusta rahat edelim diye koridor baslarindan yer almistik. Yerlerimiz rahatti ve gelen yemek servisleri, ikramlar, kahvaltilar, icecekler falan cok guzeldi. Sinirsiz alkollu icicek ikramlari ile de keyfimi hep yuksek tuttular. Gunes domasina ragmen kabinin camlari kapali olmasi sayesinde Melbourne saat i ile 18:00 e kadar falan uyudum. 20 saat civari ucup 19:30 da Melbourne ucakta kayvalti yaptiktan sonra indik.(Kaptanın seyır defterıne ek: Ucustan sonra 3 gun jetlag oldum. Gecelerı 4 saat uyuyabıldım ve gece 4 te ayaktaydım. Yavas yavas duzeldım ve sımdı danalar gıbı uyuyorum.)

Sehir-Konaklama-Ulasim: Ucaktan inince bizi Ilkay in amcasinin Avustralya li olan esinin kuzeni ile esi aldi.Esyalarimizi BMW lerine zar zor sigdi. (Burada arabalar gercekten ucuz.) Evleri buradaki herkesin ki gibi bahceli-mustakil. Sehir merkezindeki yeni bolgelerde apartlarda var elbet ama studio daireler seklindeler. Trafik sag seritten akiyor ve direksiyon araclarda sag tarafta. Yayalarda tabiki bize gore ters taraflardan yuruyup, bizi karmasik kavsaklarda ambole ediyorlar. Tum yollar harika ve duzenli. Bisiklet yollari genelde ayri bir serit olarak ayrilmis durumda. Hava cok gunesli degilse (gunde 3 mevsimi yasamak cok normal) cogu insan bisikletle gidiyor heryere. Gayet olimpiyatlarda gibi giyinmis bir cok insan kosarak, bisikletle, patenle, scooter tarzi aletlerle yaninizdan geciyorlar.Isyerlerinde okullarda duslar var. Sehir icinde de kullanilabilen ucretsiz duslar var. Depozitolu bisiklet paylasim sistemleri var ve ilk yarim saat ucretsiz.Bisikleti bir noktadan alip bir baska noktada teslim edebiliyorsun. Toplu tasimacilik ise mukemmel. Sehir merkezlerinde Tram dedikleri Tramvaylar var. Sehir merkezinde yerin altinda loop yapan ve sehirin disarilarinda dogru giden metro vari tren sistemleri var. Sehir ici otobuslerinide bunlara dahil ettikleri bir bilet sistemleri var. Biletler hep makinelerde satiliyor. Ayni zamanda dolum yaparak kullanilan akbil vari bir sistemleri var. Sehir ici toplu tasimalarda biletler icin turnike veya kontrol yok. Rasgele yapilan kontrollere yakalanma olasiliginda cok az ama herkes duzenli bir sekilde odemesini yapiyor. Binerken ve inerken biletini okutuyorsun. Bunlarla beraber burada kaldigimiz kisa surede mesafe kavramlarimizda degisti. Sehir merkezi disindaki, alis merkezleri gibi akliniza gelebilecek butun yapilar dahil tum yapilar tek katli oldugu icin sehir cok buyuk bir alana yayilmis durumda. Ben buraya gelmeden google.maps de geziyordum ama benimsari sari gordugum cizgiler sokak degilmis caddelermis ve sokaklari gorebilmek icin haritaya daha da yakinlasmak gerekiyormus. Su anda sehrin buyuklugu karsisinda dumur durumdayim.

Bir baska dumur yasatan seyse sehrin kozmopolitik yapisi. Sokaklar panayir alani gibi, her tarz insan, her sitil giyim, her cesit yemek var. Gencler cok marjinal. Zenciler, Asyalilar, Hintliler, Avustralyalilar, hepsi zaten bir degisik... Kendi iclerinde de cok ayrilmislar. Daha once de belirttigim gibi bunlarin yeni jenerasyonlari daha da degisik, daha da marjinal. Ne tarzlar gordugumu anlatamam. Sanki MTV kliplerinin icinde gibiyiz.

Konaklama falan dedim ama baska baska konulara daldim gittim.(Basliga Sehir diye bir ekleme yaptim)

Bugune kadar yanlarinda kaldigimiz Lil ve Bonny inanilmaz iyi insanlar ve bize o kadar yardimci oldular ki anlatamam. (Makedon asillilar)Ben Lil e melegim diyorum. Bizi aliyorlar- birakiyorlar, yedirip-icirip, gezdiriyorlardi. Cocuklari Jasuha ve Hannah ile beraber yasiyolar ve inanirmisiniz bizi cocuklarinin yataklarinda yatirdilar.Bonny hergun bana bira, raki falan ikram ederken, Lil muhtesem yemekler yapiyor, bana okul icin sandwich ler falan hazirliyor. Cok uzgunum ama bugun yanlarindan tasiniyoruz. Ilkay in abisinin is yerinden ark.inin UK den bir ark.i varmis. Sehir merkezine cok daha yakin bir evde oturuyorlar. September da evlenecegi erkek arkadasi ile kaliyorlar. Benim okuluma 2-3 km .sanirim. Burada sehir ici ulasim zone lara ayrilmis durumda ve birbiri arasinda gecis yapinca odedigin fiyatlar degisiyor. Bana en uygun zone dalar. Sirin 2 katli kucuk bir evleri var. Sehrin iyi bilindik mah.lerinden birinde. 2 hafta falan kendimize bir yer bulana kadar onlarlayiz. Burada evler genelde esyali kiralaniyor. Haftalik kiralar odeniyor. Min. 250-300$ a. Ev paylasmak ta bize yaklasik haftalik 200$ a falan patliyacak. Anlaycaginiz en yakin zamanda is bulmak zorundayiz. Sehir ve yasam benim dusundugumden pahali. Hamburger bile 5-9$ arasi. Kucuk su 2-3$ falan. Musluk suyu iciliyormus Allahtan. (Bu paragrafi ayzarken Bonny aradi ve Ilkay i yeni evimize biraktigini soyledi-I love You, Bonny!)

Okul(Carrick): Okula Pazartesi basladim. Beni bir sinava aldilar ve intermeddiat olarak belirleyip bir sinifa attilar. Gunde 4 saat dersim var.1 ara veriliyor. Aslinda sabah-oglen ve aksam olarak gruplarini degistirmek isteyebiliyorsun ama su anda sabah grubu dolu. Upper icin musaitmis. Benim acilen ingilizcemi gelistirip upper a gecmem gerekli. Sadece sabah saatlerine gecmek icin degil kursu hizli bitirip okulun verdigi diger kurslara gidebilmek icin. (Hair dress- cook falan gibi..) Cunku kursa verilen para geri alinamiyor ve bir sekilde degerlensin istiyorum. Sinif ark.larimin hemen hepsi G. Koreden . Japon, Silili ve Kolombiyalida var. Su anda sinifta en iyi ingilizce bende gibi gozukuyor. Dersler oyunla, video ve muzikle falan geciyor. Workshet ler falan yapip kelimler, grammerler falan goruyoruz. Dersler 2. Gununden sikici olmaya basladi. Korelilerin telafuzlari gercekten kotu ve anlasmak bazen zor oluyor.

Su anda okuldayim ve ucretsiz internet oldugundan burada biraz vakit geciriyorum. Telefon hatti aldim fakat 3G aylik sinirsiz gorusme ile beraber 60$ dan fazla oldugundan henuz kontorlu olarak kullaniyorum.Dun bir banka hesabi actik ve az bir miktar olan birikimizi uzerimizde tasima zorunlulugundan kurtulduk. Ogrenciye ucretsiz aciyorlar. Neyse simdilik Melbourne den haberler bu kadar. Haberler diyince aklima geldi. Avustralya yeni bir firtinanin etkisinde ama bizde oldukca uzak. Merak etmeyin. Herkesi cok ozledik ama su an basimizin caresine bakmaktan dusunmeye pek vakit bulamiyoruz. Kalbimizdesiniz opucukler...

Serhat